Oysa ki yalnızca bir kaç dakika sürmüştü. Öylece geçivermiştim önünden. Ama içime işledi yalnızlığı. Yaşlanmış kerpiç duvarlarının çatlakları arasından umuda yeşeren otlar; bir şeyler anlatmak ister gibiydi. Yılların yorgunluğuyla eğilmişti başı. Öylesine hüzünlü gözlerle bakıyordu ki. Tahtaları çürümüş, camları kırılmış,boyası eskimiş hatta yer yer dökülmüştü. Kim bilir en son ne zaman kapatılmış ve bir daha açılmamış olan kapısı, dimdik duruyordu durmasına ama gözlerindeki kırgınlığı gizleyemiyordu yine de.
Yalnızca bir kaç dakikaya sığdırabildiğim kocaman hayaller, hikayeler canlandı gözümde. Çocuk sesleri, kahkahalar, ağıtlar çınladı kulağımda. Işıkları bir yandı bir söndü gözlerimde. Türlü türlü yemek kokuları sızdı sanki dışarı, bacası tüttü. Adeta canlanıverdi beynimde. Bekledikleri gelmiyor diye miydi bu çöküş? Unutulduğunu mu düşünüyordu? Sonsuzluğa mı uğramıştı yoksa kimini kimsesini bilinmez. Ama yorulmuştu artık beklemekten, belliydi. Çevresinde türlü otlar, yabani çiçekler ve o koca gövdeli ceviz ağacı; her şeye rağmen hayat devam ediyor der gibiydi. Evet, hayat devam ediyordu ve ben yürüyüp gittim; gözlerim nemli, aklım karışık.
O hüzünlü bakışları günlerce aklımdan çıkmadı. Kim bilir ne hayatlar yaşanmıştı o evde. Kim bilir belki de şimdilerde harabeye dönen o pencerede, kaç kez sevdiği adamı beklemişti evin hanımı. Kim bilir kaç kez özlemle ve sevdiğinin hayaliyle çalmıştı kapıyı evin beyi. Evin büyük oğlu orada doğmuştu belki de. Küçük kızları da olabilirdi. İlk karnesini aldığında, hoplaya zıplaya çıkmış olmalıydı o merdivenleri,sevinçle. Belki de daha sonra gelinlikle çıkmıştı o evden kim bilir. Bir çok sevince, hüzne tanıklık etmiş olmalıydı bu ev. Ama yalnızdı işte. Tek başınaydı...
Belki de bu yüzden bu kadar içimi titretti. İnsanoğlu da böyle olabilirdi pek ala. Her güne koca bir hayat sığdırıp, başka hayatlara sokulup, kalabalıkla yoğrulduğu halde yalnız kalabilirdi eninde sonunda. Gözleri yolda bekleyebilirdi özlediklerini. Her şeye rağmen hayat devam ederken birileri için, insan günden güne tükenebilirdi hayattan umutsuz. Belki de bu korkuydu beni benden alıp götüren. Belki de yalnızlıktan korktuğum içindi. Evet!... ''Yalnızlıktan korktuğum için.''di...
0 yorum:
Yorum Gönder