Avaz avaz susuyordu
Derin derin soluyordu sessizliği
Ağlamaklı bir çocuk oluyordu gözleri
"Saklarım seni" diyordu
"Seni saklarım da; kendimi saklayacak yer bulamıyorum."
Sözleri sığmıyordu sesine
Öncesi yoktu...
Sonrası meçhul...
Kocaman bir ŞİMDİ vardı
Hiç eksilmiyordu...
O gözler ki düşlerimin aynası, bir hayat geçiyor gözlerimden,
Gözlerine,
Ruhuna akıyordu...
Susuyorduk!
Korkuyorduk...
Gözleri tekrar tekrar "Saklarım seni" diyordu, "Seni saklarım da kendimi saklayacak yer bulamıyorum."
Neden lanet olası evrende ikimizin sığacağı bir dünya yoktu?
Neden iki ruhu birden barındıracak bir yer, bir yel, çöl, deniz, kum, toprak
Neden bir harabe yoktu?
Yorulmuştuk...
Hakikat umurumuzda değildi.
Bütün zamanlar yok olmuş,
zamansızlığı içiyorduk...
Öznur Hedik